2015 farklı başladı!

14 Aralık 2014 tarihinde oynanan Erciyesspor maçından bu yana deplasmanda 3 maç oynayan ve bu maçların tamamında mağlup olan Mersin İdmanyurdu, evinde galip gelerek hem grup liderliğini yeniden devralmak hem de kritik Gençlerbirliği maçı öncesi moral bulmak istiyordu. Zaten Rıza Çalımbay'ın ilk 11 ve yedek kulübesi tercihlerine bakıldığında maçı kazanma isteği çok açık görülebiliyordu.

Maçın başlama düdüğü ile birlikte Rıza Çalımbay kadar futbolcularının da galibiyet hasretlerini giderme isteği göze çarpıyordu. İlk dakikalarda kalecisi Muammer'in önemli kurtarışı sonrası oyuna ağırlığını koyan İdmanyurdu, özellikle Welliton ile tehlikeli ataklar geliştirdi. Welliton ile Sinan'ın iletişimleri biraz daha kuvvetli olsa beklenen golleri ilk yarıda bile bulmak mümkün olabilirdi. Rakip Karagümrük ise İdmanyurdu'nu kendi sahasında bekleyip kontra ile gol bulma düşüncesini ilk yarıda uygulamaya geçiremeyen taraftı.

Bunda İdmanyurdu'nun topla çıkışlarda çok fazla hata yapmayışının yanı sıra, takımdaki yardımlaşmanın da etkisi büyüktü. İlk yarının en dikkat çekici anlarından birisi ise taraftarın Pedriel'e olan tepkisiydi. Taraftar formsuzluğuna rağmen her hafta düzenli olarak takımda yer bulan Pedriel'e tepkisini tezahüratlarıyla dışa vuruyordu. Bu mesaj elbette Pedriel kadar ona forma veren Rıza Çalımbay'a da veriliyordu.

İkinci yarıya aynı 11 ile başlayan İdmanyurdu'nun hemen yarının başında Welliton ile bulduğu gol rakibin ilerleyen dakikalarda artacak direncini en başından kırdı. Rakip defans oyuncusu Serhat'ın ceza sahasına kadar refakat ettiği Welliton klas bir vuruşla topu ağlarla buluşturdu. Gol sonrası gelişen ilk atakta Serkan Yanık'ın ortasına temiz vuruş yapan Pedriel'in golü ise zamanlaması açısından manidardı.

Pedriel dışarı tezahüratları arasında golünü atan Pedriel'in gole rağmen taraftarın gönlüne girmesi zor görünüyor. İlk 11'de de başlasa sonradan da oyuna girse takımın ahengini bozan Pedriel'in bu takımda işi çok zor. İkinci gol sonrası İdmanyurdu'nun ritmini kaybetmeden oyununa devam etmesi olumluydu. İdmanyurdu futbolcuları 2-0 sonrasında bile birçok pozisyonda rakibe 3-4 oyuncuyla basmaya devam etti. Nitekim böyle bir baskının sonucunda kazanılan kornerden gelen Güven'in kafa golüyle maçın skoru da belirlenmiş oldu. Maç boyu sağdan ön direğe kullandığı kornerleri mundar eden Murat Ceylan'ın aksine Serol'un soldan etkili köşe vuruşu golün mimarıydı.

İdmanyurdu, gruptan çıkmak için galip gelmesi gereken bir maçta istediğini aldı. 28 Ocak'ta evinde oynayacağı Bursaspor maçında da galip gelmesi durumunda bir üst tura adını yazdırmayı garantileyecek. Mersin İdmanyurdu'nun kısıtlı kadrosu ile kupa mücadelesi içinde olması ne kadar akılcı orası tartışılabilir. Ancak, Rıza Hoca'nın önemsediği anlaşılan kupa mücadelesinde bize düşen sakatlık ve cezalı oyuncu olmadan mücadelenin sürmesini dilemek ve finali görmeyi temenni etmek olabilir. Eğer başarılırsa Avrupa kupalarına gitmenin ve müzeye somut bir kupa eklemenin en kısa yolu bu.

Takımın ve taraftarın morale ihtiyacı olduğu bir süreçte 2015 yılına farklı galibiyetle başlayan İdmanyurdu, umarım kritik Gençlerbirliği maçından da galip ayrılır. Bu zorlu maçta takım ve taraftar bütünleşirse sonuç gelecektir diye düşünüyorum. Bu vesileyle devamsızlık haklarını Karagümrük maçında kullanan tüm taraftarların, Gençlerbirliği ile oynanacak önemli maçta tribündeki yerini alarak takımı yalnız bırakmamasını temenni ediyorum.

Alkışlar; Tevfik Sırrı Gür Stadı'nın mükemmel zeminine + Soğuk ve yağışlı havaya rağmen stadyumda takımı yalnız bırakmayan az sayıdaki taraftara...