Tokat maçı sonrasında yaşananlar ve zorunlu bir açıklama

Normalde Mersin İdman Yurdu maçının ertesi günü maç yazısı yazarım. 90 dakikaya değinirim. Ama bu hafta farklı olacak. Çünkü tam masama oturup yazıma başlayacağım an telefonum çaldı. Basından birkaç arkadaş arayarak www.spor33.com da çıkan haberden dolayı yönetimin karıştığını, birkaç yöneticinin istifa eşiğine geldiğini söyledi. Söz konusu haber, dün spor33.com’da flaş haber olarak verilen ‘Ercan Albay’ın istifası istendi’ başlıklı haberdi. Ben de bu haberin nasıl çıktığını bu noktaya nasıl geldiğini yazmaya karar verdim. Tokat-Mersin İdman Yurdu maç bitiminde otelin servis aracıyla takımın kaldığı otele gittik. Servis aracında Murat Altındere ve arkadaşları vardı. Basından ise Haldun Okdemir, Nedim Delibaş, Volkan Toslak ve ben vardım. Ben servisten iner inmez Mersin’den geldiğimiz araca yöneldim. Bu sırada Mersin İdman Yurdu Basın Sözcüsü Murat Altındere, kızgın ve yüksek sesle Haldun Okdemir ve Nedim Delibaş’a konuşuyordu. Yanlarına giderek aynen şunları söyledim: “Murat Bey, hoca aylar önce istifa ettiğinde istifasını kabul etmediniz. Bekli de bu noktaya gelinmesine sizler neden oldunuz. ” Altındere’nin şuan böyle konuşmasının yanlış olduğunu anlattım. Murat Altındere yine yüksek ve kızgın ses tonuyla “Kardeşim o dönem öyle olması gerekiyordu. Şu maça bakın. Böyle oyuncu değişiklikleri mi olur? Çok hata yaptı. Oyunu okuyamıyor. Altan oyundan çıkıyor ‘beni rakip takımın hocası mı oyundan aldı?’ diyor” diyerek konuşmaya devam etti. “Mersin’e gidince ben ve Mustafa Ağaoğlu, hocanın istifasını isteyeceğiz” dedi. Her gazeteci gibi bu haberi kaçırmak istemedim. Daha doğrusu bu haberi ilk ben yapmak istedim. Sayın Altındere’ye tekrar sordum: “Mersin’e gidince Ercan Albay’ın istifasını mı isteyeceksiniz?” Altındere, altını çizerek “Evet bu böyle gitmez. Hoca maçı okuyamıyor. Oyuncu değişikliklerini yanlış yapıyor. Mersin’e gidince gerekeni yapacağız. Ne olursa olsun” cevabını verdi. Ben bunu sitemizin yöneticisine ilettim ve haberi yazdırdım. Buradaki tek yanlışım, site başındaki arkadaşla tam telefonla iletişim kurduğumuzdan ve tam organize olamadığımızdan dolayı açıklamayı Murat Altındere’nin tek başına yaptığını vurgulayamadım. Ne olduysa bu haberden sonra oldu. Başkan Ali Kahramanlı başta olmak üzere Ercan Albay, Murat Kol ve birkaç yönetici bu habere tepki gösterdi. Başkan Ali Kahramanlı, “Ali Şanlı neden sohbet sırasında söylenen bir şeyi haber yapmış” diyerek tepkisini göstermiş. Başkan Kahramanlı ilk bakışta tepkisinde haklı görülebilir. Ancak şunu belirtmeden geçemeyeceğim. Bir kulübün basın sözcüsü, karşılaşmanın ardından gazetecilerle sohbet edebilir. Elbette bu sohbette konuşulan her şey yazılacak değildir. Ancak Altındere’nin içinde bulunduğu durum böyle değil. Altındere, Haldun Okdemir ve Nedim Delibaş ile sohbet etmiyor, açık açık yüksek sesle konuşuyordu. Ki ben bu konuşmayı kendilerine yaklaşık 10 metre uzaktan duydum ve yanlarına gittim. Altındere’nin konuşmasının sohbet amacıyla olabileceğini düşünerek, söylediklerini tekrar tekrar teyit ettirdim. Kendisi söylediklerini aynen tekrar etti ve üzerine de ‘istifasını isteyeceğiz’ cümlesini ekledi. Bunca yıllık meslek hayatımda, yazılamayacak sohbet ile yazılabilir konuşmaları birbirinden ayırt edebilirim. Haftasonu Tokat’ta yaşananlar sohbet değil, yazılabilir ve hatta beklide yazılması için söylenen sözlerdi. Kaldı ki Altındere bizlere yaptığı bu açıklamanın spor33.com’da çıkmasının ardından ‘Hayır ben böyle bir şey söylemedim. Ben sohbet ediyordum. Neden yazdın’ diye bir tepki sunmadı. Sadece ‘Kızgınlıkla söylediğim sözlerdi. Bunu biraz daha yumuşatalım. Zaten gidince masaya oturup hocayla bu konuyu konuşacak ve rapor isteyeceğiz’ dedi. Görüldüğü gibi olay kesinlikle sohbet değil, açıklama niteliğindeydi. Yönetim bu haberi yalanlayıp ‘Böyle bir şey olmadı’ diyebilirdi ve ben bunu sorun etmezdim. Ama artık geç. Ben her zaman olduğu gibi gördüğümü inandığım şeyleri yazdım. Bundan sonra da böyle olacak. Ama olabilir… Birileri benim artık yazmamamı isteyebilir. Eğer takım iyi top oynayacaksa. Şampiyon olacaksa. Hoca hatalarına son verip taktik konusunda düzelecekse buradan söz veriyorum. Artık bir daha yazmayacağım. Peki siz ben yazmadığım taktirde, takımın ve hocanın birden bire iyi olacağına inanıyor musunuz?