Sistemin kurbanı; Adalet

Kırmızı lacivertlilerin ucuz kurtulduğu Kayseri deplasmanında pahalı işler yapan iki adam vardı.
Biri, iri yapısından beklenmeyen bir futbol zarafeti ile her hareketinden AKIL fışkıran Joseph Boum ..
Diğeri ise her maçına aynı isyankar YÜREĞİ ile çıkan , hiç eksilmeyen hatta çoğalan Mustafa Tuna Kaya?.
Bu iki adama özel bir teşekkürle başlama gereği hissettim yazıma..

Zor bir deplasman olacağı dünden belliydi Erciyes?in.. Alınan sonuç ve oynanan oyun bir tarafa, 3 deplasmanda yaşadığı saha dışı olaylar nedeniyle ALACAKARANLIK KUŞAĞINA dönen kırmızı lacivertliler, nihayet olaysız bir deplasmana imza atmanın sevincini yaşadılar. Biz de ilk defa olaysız bir maç.yazısı yazmanın ?

Beraberlik oynanan oyun ile karşılaştırıldığında hiç de fena bir sonuç değil. Fakat takımda yolunda gitmeyen bir şeyler var, puan cetveline inat.. 18 kişilik kadro maç öncesi elimize ulaştığında Veysel?i göremedik mesela.. Girdiği maçlarda oyunun rengini değiştiren ve takıma hücumda zenginlik kazandıran Yeşilova?nın ESKİ PRENSİ tribünde.. Sakatlık yok, ceza yok hocam beni niye öptü misali.. Erdal?a kesik atan Yeşilova, maç kondisyonu olmayan Musa Kuş ile başlıyor oyuna. Hoca bunlara sistem arayışı dese de bana göre düpedüz macera?

Ön liberolara bakıyoruz .. İkisinin de oyuna ofansif katkısı sıfır. Bangura, hala İngiliz futbol sisteminin etkisinde. Orta alanda kazandığı topları kanatlara uzun oynuyor ve üstüne üstlük yaratıcı bir oyun karakteri de yok. Kanatlara atılan toplar forvetleri yormaktan başka bir iş yapmıyor. Çünkü elimizde kanat oyuncusu yok. Atılan toplara ya Şehmuz ya da Yunus koşuyor. Zaten orta alanda ofansif yönü olan oyuncu da olmayınca, hücumda çoğalmamız mümkün olmuyor. Böylece organize bir atak geliştiremiyor, rakip kalede gol bulmamız da sadece duran toplardaki şansımıza kalıyor. Sonra kalkmış siz bu kadroyla 4-4-2 oynuyorsunuz. Yerleştirilmeye çalışan sistemin, bu oyuncu karakterlerine göre sonuç vermesi bence mümkün değil.

Sezonun başından bu yana orta alan ile forvet arasında doğan boşluğu da henüz giderebilmiş değiliz. Geçen sezonun ikinci yarısında rakipleri orta sahada boğmayı başaran bir takımdık. El sıkışılmadan gönderilen Ergün Penbe?nin orta saha şablonunun önünde Yunus ve Şehmuz gibi iki forvet olsaydı, belki de geçen sezon hedeflenen ilk 6 içindeki yerimizi almıştık.

Yunus bu sistemde attığı iki kişisel golle kefeni bir şekilde yırtsa da, Şehmuz isyanlarda? İste bu isyan sarartıyor Şehmuz?u.. Neredeyse her maçta gördüğü sarı kartın altında ?Bu sistem bana uymuyor hocam? dediği gün gibi ortada.

Yol yakınken bir değişim olmalı.. Bu oyun sistemiyle Yüksel Hoca?nın başı çok ağrır. Yeşilova, usta bir terzi gibi eldeki kumaştan çıkacak kaliteli bir takım elbisenin provalarını yapmalı artık...

Uzun lafın kısası ?
Şimdilik Kerem?in elleri, Yunus?un kafası, Joseph?in aklı ve Tuna?nın yüreği taşıyor zirveye Mersin?i ve Yeşilova?yı..
Ama insanoğlu bu, beşer, şaşar !?
O yüzden aslolan sistemdir Hocam, aslolan adalet..
Adalet duygusu zedelenen insanda ne saygı kalır, ne sadakat..