Erdoğan: Bunların vatan, millet sevgisi diye dertleri yok

Grand Cevahir Otel'de gerçekleştirilen Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği'nin (MÜSİAD), 17. Olağan Genel Kurul Toplantısı'nda konuşan Başbakan Erdoğan, yatırım yapan işadamlarının sık sık problemlerle karşılaştığını söyledi.

"MÜSİAD Türkiye'de kalitesi yüksek bir demokrasi için mücadele verdi"

MÜSİAD'ın, Türkiye'nin demokratikleşmesi ve istikrarına önemli katkılar sağladığını belirten Erdoğan, "Bir sosyal taraf olarak MÜSİAD Türkiye'de kalitesi yüksek bir demokrasi için mücadele verdi. Demokrasi, vatandaşın özgür iradesiyle serbestçe hiçbir baskı altında kalmadan oy kullanması, kendi iradesiyle kendi yöneticilerini seçmesi, iktidarın gerçek sahibi olmasıdır. Demokrasi her gelir grubundan, kökeni, dini, ırkı ne olursa olsun her bir vatandaşın eşit oy hakkına sahip olmasıdır. Eğer bu özgürlüğü vatandaşın elinden alırsanız, orada demokrasinden bahsedilemez" dedi.

"Bunlar demokrasiyi bilmiyorlar"

Konuşmasında CHP'yi eleştiren Erdoğan, ana muhalefet partisinden bir temsilcinin "AK partinin aldığı oy yüzde 33'tür" sözlerini eleştirdi. Başbakan Erdoğan, "Bunlar ya demokrasiyi bilmiyorlar, ya bu ülkede seçimler nasıl yapılır, değerlendirilmesi nasıl yapılır bunu bilmiyorlar. Bunu bilmedikleri çok açık ortaya çıkıyor. Varsay ki senin dediğin hesap doğru. O zaman kendi partinin de hesabını bi ortaya koy bakalım. İşine geldiği gibi hesap yapma. O zaman hesabı o şekiliyle de bir yap. O zaman kuş bile olamazsın. Bunu gör" ifadelerini kullandı.


"Bunların dünyadan haberleri yok"

Türkiye'de bir dönem sermayenin yeşil, beyaz, kızıl diye ayırt edildiğini ve bu şekilde ayırımcılık yapıldığını ifade eden Başbakan Erdoğan, bu dönemde de bu ayırımcılığın farklı bir versiyonunun sürdürülmek istendiğini söyledi.

Erdoğan, "Sizinkiler, bizimkiler diye ayırımcılık yaptılar. Yerli ve yabancı sermaye diye ayırım yapıyorlar. Bunların dünyadan haberleri yok. Dünyanın nereden nereye geldi, nereye gittiği hakkında en küçük bir fikir veya fikri kırıntıları da yok. Bunların vatan, millet sevgisi diye bir dertleri yok. Şu anda benim 7 bin vatandaşın Katar'da çalışıyor. 7 bin Türk var orada. Bunları nasıl görmezden gelirsiniz. Bugün eğer dünyada Türk müteahhitleri Amerika ve Çin'den sonra 3. sıraya oturmuşsa, bu durup dururken olmadı ki. Dünyaya ülkemizi pazarlamak dediğimiz zaman bunların aklına başka şeyler geliyor. Yine dolaşacağız, yine koşturacağız ama bunların anladıkları şekilde değil. Bunlar hep aynaya bakarak konuşuyorlar, orada da kendilerini görüyorlar, bizi göremezler" dedi.


"1940'ların Türkiye'sine takılmışlar, oradan bir adım öteye geçemiyorlar"

Parayı cıvaya benzeden Başbakan Erdoğan, şunları söyledi. "Para da cıva gibi kendisi için uygun zemin neresiyle oraya gider. Türkiye'yi şu anda uygun zemin olarak görüyorlar. Küresel sermaye yatırımlarındaki düşüş bazılarını neşelendiriyor. Bunun nedenleri üzerinde durmuyorlar, korkuyorlar. Sınırlarını dar tutmaktan dolayı kendilerine övünç payı çıkarmaya çalışıyorlar. 1940'ların Türkiye'sine takılıp kalmışlar. Oradan bir adım öteye geçemiyorlar. Keşke Misakı Milli sınırları olsa, o kadar da değil. Bunlar Ankara'ya, İstanbul'a sıkışıp kalmışlar. Dünyaya sağır, kör gelişmelerden haberi yok. Kuyu kazmakla, engel çıkarmakla, başaranların altını oymakla meşguller. Lafla işler yürümüyor. Türkiye'de siyaset yapma tarzının bunu kavrama zamanı gelmiştir."

"Özelleştirmeden 30 milyar dolar gelir geldi"

"Artık kararlı bir Türkiye var" diyen Başbakan Erdoğan, iyimserliğin önemine dikkat çekti. Erdoğan, "İyimser bakış, ekonomi noktasında hayati derecede önemli. Bunu bozduğunuz anda beklentiler de bozulacak, karamsarlık hakim olacak ve göstergeler tersine dönmeye başlayacaktır. Bunu yapmaya iktidarıyla, muhalefetiyle hiç kimsenin hakkı olamaz. Bunlar devletin malını mülkünü sattılar diyorlar. Hiç sıkılmadan yapıyorlar. Biz şu ana kadar yapmış olduğumuz bu özelleştirmelerde 30 milyar dolara yakın bir gelir elde ettik. Bunlar tamamen şeffaf bir şekilde yapılan, ciddi bir kısmı zarar eden kuruluşlar.

Bizim bu dönemde sadece IMF'ye ödediğimiz borç miktarı 23.5 milyar dolardan 6.9 milyar dolara düştü. Göreve geldik 26.5 milyar dolar rezervi vardı, şimdi 72 milyar dolar rezervi var. 13.5 katrilyon nema ödedik. İşçinin, memurun parasını almışlardı. Biz işçimizin, memurumuzun o paralarının da tamamını ödedik.

30 milyar nerede, bizim bu üç kalemde ödediğimiz miktar partisinden bir temsilcinin "AK partinin aldığı oy ynerede. Bunu görmüyorlar mı. Ayıptır, yazıktır. Ben iktidarı eleştireceğim diye bu rakamları saptıramazsınız. Artık hortumlar kesildi. 22 bankanın fona devredildiği bir Türkiye, şimdi ise fona bankası devredilmeyen bir Türkiye var" dedi.

"Pirinçde kuyruk falan oluştuğu yok"

Başbakan Erdoğan, pirinç konusunda yaşanan sıkıntılara da değindi. Pirinç krizi yaşatılmak istendiğini belirten Erdoğan, "Türkiye'de maalesef geçmişte vardı. Şimdi de pirinç spekülatörleri çıktı. Ayıptır, bunlarda ar diye bir şey yok. Depolarda bunları saklamak suretiyle kalkıp vatandaşa daha pahalı pirinç satacaklar. Bir gazetede '70'li yılların öncesine döndük, yine kuyruklar oluştu' yazıyordu. Kuyruğun falan oluştuğu yok. Onların derdi başka, 'bu iktidarı nasıl yıpratırız' diyorlar. Tamam kuraklık var bu yıl. Geçen yıla kadar ihraç ettik ama şimdi de ithal ediyoruz. Biz gerekirse 'pirinç yemem, bulgur yerim' deriz ama buna ihtiyacımız yok. Çünkü pirincimiz var. Evel Allah vatandaşımızın damak tatını kaçırmayız. ifadelerini kullandı.

"Kaos ortamı oluşturmak için gayret gösterenleri görüyoruz"

AK Parti'nin hiçbir zaman gerilimin tarafı olmadığını belirten Erdoğan, hükümetin, Türkiye'nin zor elde ettiği istikrarı korumak noktasında son derece kararlı ve sağlam adımlarla ilerlediğini söyledi. Başbakan Erdoğan, "Gerilim çıkarmak, kaos ortamı oluşturmak, moralleri bozmak, karamsarlık pompalamak için gayret gösterenleri görüyoruz. Kendi siyasi çıkarları için Türkiye'ye, ekonomiye her türlü bedeli ödetmek noktasında sağduyu yitirmiş olanlar var. Bunlara bugüne kadar aldırmadık, bundan sonra da aldırmayacağız. Türkiye'nin yakaladığı bu kalkınma ivmesinden geri dönüş asla olmayacaktır. Artık çok sağlam bir ekonomiye sahibiz. Türkiye ekonomisi, birileri hapşurunca nezle olan bir ekonomi değil" dedi.

"Terörle mücadelemiz yine aynı kararlılıkla sürecektir"

Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı: "Sosyal güvenlik yasasını çıkarttık. Biz işimizi yapacağız, iş üreteceğiz. Çok şükür Türkiye ve milletimize başarılar yaşattık. Bunları yaşatmaya devam edeceğiz. Yeter ki millet olarak, sivil toplum örgütleri olarak kazanımlarımıza sahip çıkalım. Ülkemizin terörle mücadele verdiği bir anda attığımız adımlar halkımız tarafından çok iyi bilinmektedir. Terörle mücadelemiz yine aynı kararlılıkla sürecektir. Mafya ile çetelerle mücadelemiz aynı kararlılıkla sürecektir. Çünkü bize milletimiz görev verirken, 'buralarla mücadele edeceksiniz' diye verdi. 'Tüyü bitmemiş yetimin hakkını koruyacaksınız' diye verdi. İftiralar atılır önemli değil. Güneş balçıkla sıvanmaz. Bunların mantığı iftira at, tutmazsa iz bırakır. Bizim kapımız bunların attığı çamurlara kapalı."